edebiyat
  İSLAMİYETTEN SONRAKİ TÜRK EDEBİYATI
 
İslamiyetin Kabulunden Sonraki Türk Edebiyatı

Talas savaşından sonra Türkler kabileler halinde Müslüman olmaya başlamıştır. Karahan Devletinin hükümdarı Satuk Buğra Han zamanında İslamiyet resmi din olarak kabul edilmiştir.(942) B u tarihten sonra İslam’a dair eserler verilmeye başlanmıştır. Bu geçiş dönemine ait en önemli eserler şunlardır:
a) Divan-ı Lügat’ it Türk.( Türk Dilinin Sözlüğü) ( 1072–1074 )
-Kaşgarlı Mahmut yazmıştır. 
- Araplara Türkçeyi öğretmek amacıyla yazılmıştır.
-1074 yılında bitirildiği düşünülüyor.
-Türkçenin ilk sözlüğüdür. 
- Türklere ait gelenek göreneklerden tarihten folklordan bahsettiği için bir ansiklopedi özelliği taşımaktadır. 
- Kitapta 7500 kelimenin Arapça karşılığı verilmiş olup ayrıca halk şiirleri, atasözleri, deyimler kullanılmıştır.
-Ebu’ l Kasım’ a sunulmuştur.
-Hakaniye Türkçesi ile yazılmıştır.



b) Kutatgu Biliğ (Mutluluk Veren Bilgi) (1069- 1070 )
-1069–1070 tarihlerinde Yusuf HAS Hacip tarafından yazılmıştır.
Türk edebiyatının ilk siyasetnamesidir. 
- Öğretici bir nitelik taşımaktadır.
-Tapgaç Buğra Han’a sunulmuştur.
-Devletin nasıl yönetilmesi gerektiği vurgulanmıştır. 
- Hakaniye (Doğu ) Türkçesi ile yazılmıştır.
-6645 beyitten müteşekkildir.
-Eserde öğütler; devlet, akıl saadet, adalet sembolleriyle verilmiştir. 
- Hakaniye Türkçesi ile yazılmıştır.

c) Divan-ı Hikmet
-Hoca Ahmet Yesevi tarafından yazılmıştır.
-İlahi aşk kavramı ilk defa bu eserde kullanılmıştır.
-Yesevi tarikatının esasları ve dinin temel öğretileri anlatılmıştır.
-12. yy da yazılmıştır. 
- Hece ölçüsüyle halk dili kullanılmıştır. 
- Hakaniye Türkçesi ile yazılmıştır.

d) Atabet’ül Hakayık (Hakikatlerin Eşiği) 

- Yüknekli Edip Ahmet tarafından yazılmıştır.
-12. yyda yazılmıştır. 
- Eserde ahlakın önemi ve yolları üzerinde durulmuştur. 
- Beyit ve dörtlükler bir arada kullanılmış. Dolayısıyla aruz ve hece vezni birlikte kullanılmıştır.

KİTAB-I DEDE KORKUT 

- Destandan halk hikâyesine geçiş döneminin ürünüdür. 
- 12 hikâyeden oluşur. 
- Olağanüstü olaylarla gerçeğe uygun olaylar eserde iç içedir.
-Türklerin eski yaşam tarzları ile ilgili ayrıntılar yanında İslam dini ile ilgili özelliklerde vardır. 
- Eserde geçen ‘’Dede Korkut’’meçhul bir halk ozanıdır. 
- Hikâyelerde oğuzların çevredeki boylar ile aralarındaki savaşlar ve kendi iç mücadeleleri yer alır. 
- Hikâyelerin konuları; aşk, yiğitlik gösterisi, kahramanlık, boylar arasındaki savaştır. 
-15. yy’da kaleme alınmıştır.
-Eserin yazarı belli değildir. “ 
- Nazım ile nesir iç içedir. 
- Hakaniye lehçesi kullanılmıştır.
TÜRK HALK EDEBİYATI

-İslamiyet’ten günümüze kadar kesintisiz gelen bir edebiyattır.
-Halk içinde yetişmiş ozanları icra ettiği bir edebiyattır. 
- Temelinde sözlü bir gelenek vardır.
-Dili sadedir. 
- Dörtlük ve yarım kafiye esaslıdır. 
- Hece ölçüsü kullanılmıştır. 
- Halkın dertlerini, sevinçlerini, her türlü duygularını işlemektedir. 
- Bu edebiyatı genellikle “aşık”adı verilen sazlarıyla yazdıklarını besteleyip köy köy dolaşan ozanlar icra etmiştir.
-Koşma, destan, semai, varsağı, mani, ağıt, türkü, bilmece, atasözü, devriye, şathiye, ilahi, deme gibi çeşitli nazım şekilleri vardır. 
- Kendi arasında : “Âşık Anonim, ,Dini-Tasavvufi olmak üzere 3’e ayrılır.



A) ÂŞIK TARZI TÜRK HALK EDEBİYATI

-İslamiyet'ten önce başlamıştır. 
- Eskiden “kam,baksı” adı verilen ozonlara bu dönemde “AŞIK”adı verilmiştir.
-Âşıklar şiirlerini bağlama adı verilen sazlarla köy köy dolaşıp söylemiştir. 
- Hece ölçüsü kullanılmıştır. 
- Dili sadedir. 
- Nazım birimi dörtlüktür, yarım kafiye kullanılmıştır. 
- Son dörtlükte şairin mahlası(adı) kullanılır. 
- Şairler şiirlerini “CÖNK” adı verilen defterde toplarlardı. 
- Aşk, ölüm, gurbet, ayrılık konuları sıklıkla ilenmiştir. 
- Coşkulu, lirik bir söylenişi vardır. 
- Koşma, mani, türkü, semai, varsağı destan gibi biçimleri mevcuttur. 
- 17. yüzyıldan sonra divan edebiyatından etkilenmeye başlamıştır.

KOŞMA 

- Aşk, ayrılık, gurbet gibi geniş çerçeveli konuların işlendiği bir türdür. 
- 11’li hece ölçüsüyle yazılır. 
- En az 3 en fazla 6 kıtadan oluşur. 
- Dili sadedir.
Kafiye düzeni “abab,cccb,dddb…”şeklindedir. 
- Son dörtlükte şairin mahlası bulunur. 
- Koşmanın konularına göre “güzelleme, koçaklama, ağıt, taşlama”adlı türleri vardır.
-GÜZELLEME: İnsan ve doğa sevgisinin lirik bir edayla işlendiği koşmalara denir. 
- KOÇAKLAMA: Savaş, yiğitlik, kahramanlık gibi konuları işleyen koşmalara denir. 
- AĞIT: Ölen kişinin arkasından duyulan acının ve onun iyiliklerinin işlendiği koşmadır. 
- TAŞLAMA: Toplumun veya bireylerin aksayan yönlerini eleştiren koşmalara denir.

VARSAĞI 

- Toros Dağları ve Adana civarında yaşayan “VARSAK” boylarının söyledikleri türkülere denir. 
- Kafiye düzeni koşma gibidir. 
- 4+4 şeklinde 8’li ölçüyle söylenir. 
- “BRE, BEHEY, HEY “ nidaları sıklıkla kullanılmıştır.
-En az 3 en fazla 5 dörtlüktür.
SEMAİ                                                                                                              
-Özel bir ezgiyle söylenen bir türdür. 
- Kafiye düzeni koşma ile aynıdır. 
- 4 + 4 =8 ‘li ölçüyle yazılır. 
- 3–5 dörtlükten oluşur.
DESTAN

-6+5 ‘li hece ölçüsüyle söylenir. 
- Halk edebiyatının en uzun nazım biçimidir.
-Kendine özgü bir söylenişi vardır. 
- Kafiye düzeni koşma ile aynıdır. 
- Ayaklanma, kıtlık, savaş, hastalık gibi toplumsal konular işlendiği gibi bireysel konuların işlendiği destanlar da vardır. 
- Dörtlük sayısında sınırlama yoktur.



B) ANONİM TARZI TÜRK HALK EDEBİYATI
-Halkın ortak ürünüdür. 
- Yüzyıllar süren gelişim gösterir.
-Hece ölçüsü kullanılmıştır. 
- Halkın yaşamından otaya çıkmıştır.
-Sözlü ürünlerdir, çok sonraları birileri tarafından yazıya geçirilmişlerdir. 
- Türkü, destan, masal, ninni, bilmece, mani, halk hikâyeleri gibi nazım şekilleri vardır.
TÜRKÜ 
- Belli bir ezgiyle söylenir. 
- 7,8,11,14 ‘li ölçülerle söylenir. 
- Hemen her konuda söylenir. 
- Bölgesel özellik ve ad değişikliğine uğrayabilir.



MANİ 
- “aaxa” şeklinde kafiyelenir. 
- 4+3 şeklinde ölçüsü vardır.
-İlk iki dizesi ayrık yani hazırlık özelliği taşımaktadır. Asıl mesaj üçüncü dizede verilir. 
- Her konuda söylenebilir. 
- Düz, cinaslı ve artık mani gibi çeşitleri vardır.

NİNNİ 

- Annelerin bebeklerini uyutmak amacıyla belli bir ezgi ile söylediği parçalardır.
-Çocukların psikolojisi üzerinde etkilidir 
- Manzum özelliktedirler.

BİLMECE 

- Çoğunlukla cevabı içinde saklı bulunan ve düşünceyi geliştirmek amacıyla türetilen soru biçimlerine denir.
-Güzel vakit geçirmek amacıyla çıkarıldıkları düşünülmektedir. 
- Manzum – mensur şekilleri vardır.

ATASÖZLERİ 

- Yüzyıllar süren tecrübeler sonunda ortaya çıkan özlü sözlerdir. 
- Kelimeleri değiştirilemezler. 
- Aynı konuda birbiriyle çelişen atasözleri olabilir.

C) DİNİ-TASAVVUFİ (TEKKE) TÜRK HALK EDEBİYATI

-Hem hece hem de aruz ölçüsü kullanılmıştır.
-Eserlerde genellikle Allah sevgisi işlenmiştir. 
- Hem dörtlük hem beyit kullanılmıştır. 
- Dil halkın kullandığı dil olmakla beraber Arapça-Farsça kelimelerde kullanılmıştır.
-Bu eserleri daha iyi anlayabilmek için belli bir dini bilgiye sahip olmak gerekir. 
- Bu eserlerde dönemin çarpıklıkları da işlenmiştir.
-Şairler genellikle dini eğitim almışlardır.
-İlahi, nefes, şathiye, nutuk, devriye, hikmet gibi nazım şekilleri vardır.

İLAHİ 

- Hecenin 7’li-11’li kalıbıyla belli bir ezgiyle söylenen coşkulu şiirlerdir. 
- Allah’ın aşkı ve O’na kavuşma arzusu işlenir.
-Hem hece hem de aruzla yazılan ilahiler vardır. 
- İlahi’ye Aleviler “Deme”, Bektaşiler “Nefes” Mevleviler “Ayin” adını vermişlerdir.

NUTUK 

- Tekkede tarikata yeni giren müritlere dinin ve tarikatın esaslarını aktarmak için yazılan şiirlere denir.
-11’li hece ölçüsü ile yazılır.


ŞATHİYE 

- Dinin bazı inceliklerini alay edermişçesine anlatan şiirlere denir. 
- Birçok şair bu şiirlerden dolayı horlanmış hatta öldürülenler de olmuştur.

HALK EDEBİYATININ TEMSİLCİLERİ

YUNUS EMRE 
- Engin hoşgörüsü, insan sevgisiyle sadece bizim değil bütün dünyanın beğenisini kazanmış eşsiz bir şair, fikir adamıdır. 
- İlahi aşkı ve insan sevgisini eserlerinde işlemiştir. 
- Hem aruzu hem de hece veznini kullanmıştır. 
- Şiirlerinde dili oldukça sadedir, zamanının halk dilini kullanmıştır. 
- Nazım biçimi olarak “ilahi”yi seçmiştir. 
- “Risalet’ün Nushiye (Nasihatlar Kitabı) ve Divan” adlı kitabı vardır.

PİR SULTAN ABDAL
-Halk edebiyatında lirik şiirin öncülerindendir. 
- Halk içinde çok sevildiği için isimsiz birçok şiir onun adında yayımlanmıştır. 
- Tasavvufu, halkın anlayışıyla birleştirmiştir. 
- Bütün şiirlerini hece ölçüsüyle yazmıştır. 
- Dili oldukça sadedir. 
- Bektaşi tarikatına mensup olduğu için “nefes”leri ünlüdür.

HACI BEKTAŞI VELİ 
- Bektaşi tarikatının kurucusudur 
- Büyük bir bilgindir. 
- Orta Anadolu’da etkin olmuştur. 
- “Malakat”adlı Arapça eseri ünlüdür.
KAYGUSUZ ABDAL 
- Kendisinden önceki şairlerden etkilenmiştir.(Özellikle Yunus’tan)                                                                                     -Hem hece hem de aruz veznini kullanmıştır. 
- Alaylı, nükteli, eleştirili şiirler yazmıştır.
-Edebi yazıları da vardır. 
- “Budala-name, Mugaalet-name”adlı eserleri vardır.

KAYIKÇI KUL MUSTAFA 
- 17. yüzyılın önemli yeniçeri şairlerindendir.
-Kahramanca şiirleriyle tanınmıştır. 
- “Genç Osman” destanıyla tanınmıştır. 
- Divan şiirinden etkilenmemiştir.
KÖROĞLU 
- Başkaldırının, isyanın şairidir. 
- Din dışı konularda şiirler yazmıştır.
-Sultan Murat (II.) zamanında savaşlara katılmıştır. 
- Köroğlu adlı halk kahramanıyla aynı adı ve özellikleri taşıdığı için ikisi aynı kişi olarak anılmıştır.
DADALOĞLU 
- Toroslar bölgesinde yaşamış. 
- Devlet yönetiminin aşiretiyle olan mücadelesi üzerine söylediği:
“ferman padişahınsa dağlar bizimdir”dizelerinin nakarat olarak kullanıldığı şiiri oldukça beğeni toplamıştır. 
- Varsağı , semai ve destanları meşhurdur.
-Türküler yazmıştır.
KARACAOĞLAN 
- Şiirlerini sade bir dille yazmıştır. 
- Hece ölçüsünü ustalıkla kullanmıştır. 
- Saz şairliğinin piri sayılır. 
- Din dışı konularda yazmıştır. 
- Koşmaları oldukça sevilmiştir. 
- Kuvvetli lirik egemenliği hâkimdir şiirlerine. 
- Anadolu’yu at sırtında gezip şiir söylemiştir.
ÂŞIK ÖMER
-İyi bir eğitim almamasına karşın şairler arasında yeteneğiyle kendine en üstte yer edinmiştir. 
- Devrinin idarecilerini, dinini görünüş için yaşayanlarını eleştirmiştir. 
- Aruzu kullanmıştır. Ancak hece ölçüsünde asıl karakterini bulmuştur.
DERTLİ 
- 18. yüzyılın sonlarında yaşamıştır. 
- Hem hece hem de aruz ölçüsünü kullanmıştır.
Lirik koşmalarıyla tanınmıştır. 
- Divan ‘ı taş baskıyla basılmıştır.

EMRAH 
- Erzurumludur. 
- Divan edebiyatından etkilenmiştir.
-Gazel, murabbalar yazmıştır. 
- Koşma ve semaileriyle tanınmıştır.

GEVHERİ 
- İnce bir söyleyiş, derin bir bilgi içeren şiirleri halk arasında çok sevilmiştir.                                                            -Divan edebiyatında etkilendiği için mazmun ve yabancı sözcükleri çokça etkilenmiştir. 
- Koşmaları ve taşlamaları oldukça ünlüdür.
BAYBURTLU ZİHNİ 
- Divan edebiyatına çokça dalmaya çalışmıştır. 
- Saz şairi olarak ün kazanmıştır. 
- Divan’ı, Sergüzeşt-name”adlı kitapları vardır.

ÂŞIK VEYSEL 
- Çocuk yaşta kör olması ona derin bir duygu zenginliği vermiştir. 
- Yurt, insan ve toprak sevgisini iliklerine kadar hisseden, bunu şiirlerinde işlemiştir.
-Halk edebiyatının ve son dönem edebiyatımızın usta şairlerindendir.
-Sivas Şarkışla Sivri alan köyünde doğmuş ve yaşamıştır.
DİVAN EDEBİYATI ( KLASİK –ESKİ EDEBİYAT)

İslamiyet’in kabulünden sonra Türkler yaşamın her alanında Araplardan, Farslardan etkilenmişlerdir. Bu etkileşimin en belirgin olduğu alanların başında edebiyat göze çarpmaktadır. 
- 13. yy dan dan itibaren şair ve yazarlar Fars- Arap etkisine girmeye başlamıştır.
-Şairler şiirlerini “DİVAN” adını verdikleri bir kitapta topladıkları için bu edebiyatına “Divan Edebiyatı” denilmiştir.
-Ayrıca “klasik-eski –zümre edebiyatı” da denilir 
- Bu edebiyatın özünde dinde tasavvuf vardır. 
- Dil çoğunlukla halkın anlayacağı tarzda değildir.
-Arap ve Fars edebiyatı örnek alınmıştır.
-Saraydan destek gördüğü için “saray edebiyatı” da denilmiştir 
- Ölçü olarak “aruz ölçüsü” kullanılmış.
-Çoğunlukla aşk, şarap, kadın övgü, din, ahlak, tasavvuf konuları işlenmiştir 
- Kafiye hem göz hem de kulak için anlayışı hakimdir. 
- Zengin ve tam kafiye sıklıkla kullanılmıştır. 
- Divan dışında beş mesnevinin toplandığı kitaba “hamse” denilir.
Nazım biçimleri “beyitle” yazılanlar: Gazel, kaside, mesnevi,
-“bentlerle”yazılanlar:rubai, tuyuğ,şarkı,terkib-i bent,terci-i bent,murabba


BEYİTLERLE YAZILAN NAZIM ŞEKİLLERİ

1 ) GAZEL
-Güzellik, aşk, kadın, şarap gibi konuları işleyen nazım türüdür. 
- Araplarda Farslara onlardan da Türklere geçmiştir. 
- Gazelin ilk beyitine “matla”son beyitine “makta” denir. 
- En güzel beyitine “beyt’ül gazel ya da şah beyit” denir 
- Kafiye şeması: “aa,ba, ca da...” şeklindedir. 
- “En az beş en fazla on beş beyit” ten oluşur. 
- Konu birliği yoktur. Her beyit başka bir konudan bahsedebilir.

2 ) KASİDE 
- Herhangi bir kişiyi ya da durumu övmek amacıyla yazılan şiirlerdir. 
- En 33 en fazla 99 beyitten oluşur. 
- İlk beyitine matla, son beyitine makta, şairin adının bulunduğu beyite taç beyit adı verilir. 
- Kafiye düzeni gazelle aynıdır. 
- Allah’ın birliğini anlatan kasidelere: TEVHİT 
- Allah’a dua etmek için yazılanlara: MÜNACAAT
-Herhangi bir şahsı övmek için yazılanlara: METHİYE 
- Peygamberleri övmek için yazılanlara: NAAT 
- Birini eleştirmek için yazılanlara: HİCVİYE
-Ölen birinin arkasından yazılanlara MERSİYE kasidesi denir. 
- Kaside: nesip-girizgâh-methiye-tegazzül-fahriye-dua bölümlerinden oluşur. 
- En önemli kasideci NEFİ’dir.

3 ) MESNEVİ 
- Roman ve hikâyenin yerini tutan çoğunlukla uzun konuların işlendiği nazım biçimine denir. 
- Her beyit kendi arasında kafiyeli olduğu için uzun yazılmaya imkân vermiştir. 
- Beyit sınırı yoktur. 
- Çoğunlukla hikemi konular, efsaneler, kahramanlık ve aşk konuları işlenmiştir.
-Leyla-Mecnun mesnevisi en çok okunan olmuştur.
UYARI: Bunların dışında uzun ve kısa mısraların ard arda sıralanmasıyla yazılan Müstezat, günümüz manileri gibi kafiyeleşen kıt’alar da yazılmıştır. Kıtalar aaxa şeklinde kafiyelenir.

BENTLERLE YAZILAN NAZIM ŞEKİLLERİ
1) TERKİB_İ BENT 

- 5 ile 15 bent arasıda değişir uzunluğu.( 15 ten fazla olan da var) 
- Her bent 8–15 beyit arasında değişir. 
- Didaktik, felsefi, eleştiri konularında yazılır.
-Gazel gibi kafiyelenir. 
- Ziya Paşa’nın terkib-i bendi meşhurdur
2) TERCİ_İ BENT 
- Terkibi-i bente benzer.

3 ) TUYUĞ 
- Divan edebiyatına Türklerin kattığı bir türdür. 
- Felsefi konular işlenmektedir. 
- Kadı Burhanettin’in tuyuğları meşhurdur
4 ) RUBAİ 
- Kafiyelenişi aaxa şeklindedir. 
- Aruzun belli kalıplarıyla yazılır. 
- Felsefi ve hikemi derinliği olan konular işlenmiştir. 
- İran’da ÖMER HAYYAM, Türk edebiyatında MEVLANA ‘nın rubaileri meşhurdur.

5 ) ŞARKI 
- Türklerin divan edebiyatına kattığı bir türdür. 
- Aşk kadın şarap konuları işlenmiştir. 
- Nedim bu türün en önemli temsilciliğini yapmıştır. 
- Üçüncü mısrasına “miyan” denir.


DİVAN EDEBİYATININ ŞAİR VE YAZARLARI

HOCA DEHHANİ 
- Divan edebiyatının kurucusu kabul edilir. 
- Yirmi bin beyitlik “Selçuk Şehnamesi”adlı kitabı vardır.
-Vatan hasreti ile ilgili şiirleri vardır.
MEVLANA 
- Mevlevi tarikatının kurucusudur. 
- Mesnevi adlı yüz bin beyitlik eseri vardır 
- Divan-ı Kebir, Mektubat adlı eserleri de vardır. 
- 13.yy. tasavvuf şairidir. 
- Bütün eserlerini Farsça yazmıştır.
NECATİ BEY 

- Divanı vardır. 
- Millileşme akımını savunmuştur. 
- Eserlerinde sade bir dil kullanmıştır. 
- Divan şiirine bir yerlilik, bir ulusallık kazandırmaya çalışmıştır.

AHMEDİ 
- 14. yy. da tanınmış bir şairdir. 
- İran edebiyatının bütün özelliklerini edebiyatımıza katmaya çalışmıştır. 
- Din dışı konularda şiirler yazmıştır. 
- “Cemşit u Hurşit, İskendername Divan’ı”adlı eserleri vardır.


ŞEYHİ 
- 15. yyda yaşamıştır. 
- Tasavvufi şiirleri ağırlıktadır. 
- Çağının dil inceliklerini eserlerinde yansıtmıştır. 
- Devrinin bozukluklarını bir eşekten yola çıkarak şikâyet ettiği “HARNAME”adlı kitabı meşhurdur. Bu kitap birçok yönüyle fabl özelliği taşımaktadır. 
- Harname, Hüsrev ü Şirin ve Divan adlı kitapları vardır.

ALİ ŞİR NEVAİ 
- Çağatay Türk edebiyatını en önemli temsilcisi sayılır 
- “Muhakemet’ül Lugateyn”adlı kitabıyla Türkçe-Farsçayı karşılaştırmış ve Türkçenin Farsçadan üstün olduğunu söylemiştir. 
- “Hamse” (beş mesnevi) sahibidir. 
- İlk bibliyografya kitabımız (şairlerin hayatını almış) olan “Mecalisü’ün Nefais”adlı kitabı vardır. 
- Türkçenin musiki ve vezin kalıplarını içeren Mizanül Evzan adlı kitabı vardır. 
- Devlet adamlığı yapmıştır.
FUZULİ 
- Duygu, düşünüş ve edebiyat açısından Türk edebiyatının en büyük şairi sayılır. 
- Lirik şiirleri oldukça meşhurdur. 
- Platonik bir aşk anlayışı vardır. 
- Azeri Türkçesini kullanmıştır. 
- Uçsuz bir hayal dünyasına, derin bir bilgiye sahiptir.
-Kerbela da türbedarlık yaptığı söylenir. 
- Ona göre şair bilgisiz olamaz, ilham olmadan şiir yazılmaz. Şiir bir Allah lütfüdür. 
- “Şikâyetname” adlı eseri devrin bozukluklarını anlatan “hiciv”dalında ilk mektuptur. 
- Türkçe Divanı, Farsça Divanı, Arapça Divanı, Hadikat’üs Süeda, Beng ü Bade, Leyla ü Mecnun Mesnevisi, Hadisi Erbain, Şikâyetname adlı kitapları vardır. 

SİNAN PAŞA
-15.yüzyılın nesir yazarıdır. 
- Dili oldukça süslüdür. 
- “Tazarru -name”adlı eseri oldukça meşhurdur. Seciler ve söz sanatlarıyla doludur.


BAKİ 
- Şairlerin sultanı lakabıyla anılır(sultan’uş şuara)
-Kanuni’nin iltifatına çokça mazhar olmuştur. 
- Genellikle din dışı konularda şiir yazmıştır. 
- Ahenk ve kulak için kafiyeye çok düşkündür. 
- 16.yyda yaşamış en büyük şairdir. 
- Divan’ı ve Kanuni Mersiyesi meşhurdur.

NEFİ 
- Kasidenin Türk edebiyatındaki tartışmasız lideridir. 
- Övdüğünü göğe çıkarır, yerdiğini yerin dibine geçirir. Sınırlaması yoktur. 
- Dili oldukça süslüdür. 
- Öldürüldüğü söylenir şiirleri yüzünden. 
- “Sihamı- Kaza adlı eseri vardır.
KÂTİP ÇELEBİ 

- “Cihan-numa, Keşf’uz Zunün, Mizan’ül- Hak”adlı eserleri vardır. 
- Didaktik eserler yazmıştır.



BAĞDATLI RUHİ 
- Toplumcu bir özelliğe sahiptir. 
- Döneminin aksaklıklarını terki-i bentleriyle eleştirmiştir. 
- Tarikata girmesine rağmen din dışı şiirleri vardır.
NABİ 
- Asıl adı Yusuf’tur. 
- 17. yy da yetişmiştir. 
- Didaktik – hikemi şiirin edebiyatımızdaki en iyi temsilcisi sayılır. 
- Akıcı ve düzgün bir dili vardır. 
- Oğlu için yazdığı “Hayriye”adlı kitabı meşhurdur. 
- Farsça ve Türkçe Divanı, Hayrabat, Sürname adlı kitapları vardır

EVLİYA ÇELEBİ 
- Edebiyatımızın seyahat yazarlarının piridir. 
- “Seyahat-name” adlı eseri vardır.
NEDİM 
- Lale Devri (18. yy) nin eğlencelerini eserlerinde en iyi yansıtan şairdir. 
- Şiirde mahallileşme akımını başlatan ve yerleştiren şairdir. 
- Tasavvufun etkisinde kalmayan tek şairdir. 
- İstanbul Türkçesi ile yazmıştır. 
- Halk dilini, inanışlarını şiirlerinde işlemiştir. 
- Divan edebiyatının klasik söylemlerine(mazmun) yenilerini katmıştır. 
- “Şarkı” nazım şeklini en ustaca kullanan şair olmuştur.
-Hece vezniyle şiirleri de vardır.


ŞEYH GALİP 

- Divan edebiyatının son büyük şairidir. 
- Yenileşme hareketlerine uygun şiirler yazmıştır, halk söylemlerini eserlerinde kullanmıştır. 
- Hece ölçüsüyle şiirler yazmıştır. 
- Genel olarak dili süslü ve ağırdır. 
- “Hüsn ü Aşk” adlı mesnevisi meşhurdur.

 
  Bugün 3 ziyaretçi (6 klik) buradaydı  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol